İlkbahar ekinoksu günü, doğanın uyanışı ve astronomik baharın başlangıcıdır. Abhaz mitolojisine göre halk baharın gelişini bayram olarak kutluyordu. Abhazların bitki ve yenilenme tanrısı Targialas’tı.
Abhazlar Yaklaşan Baharı Nasıl Kutluyor?
Halkbilimci Rimma Haşba’nın kitabında böyle bir hikaye vardır. İki kardeş vardı, Htır ve Laz. Dünyanın surları boyunca hareket ediyorlar, yılda bir kez gökle yerin kesiştiği noktada buluşuyorlardı. Birbirleriyle karşılaştıklarında bıyıklarını tıraş ederler, ellerini ve yüzlerini yıkarlardı. Daha sonra ayrıldılar ve tam bir yıl sonra tekrar buluştular. Abhazlar kardeşlerin buluşmasını bayram olarak kutluyorlardı. Kardeşlerin ilkbahar ekinoksunda buluştuklarını kesin olarak söylemek imkânsızdır, ancak böyle bir rivayet mevcuttur.
Abhazlar, eski çağlardan beri çeşitli inanç ve işaretlere sahip olmuş; hayvanların, bitkilerin ve genel olarak doğanın davranışlarını gözlemleyerek, hava koşullarındaki değişiklikler hakkında tahminlerde bulunmuşlardır.
Eskiden insanlar yaz aylarında havanın nasıl olacağını, ilkbahar ekinoksu günündeki hava durumuna göre bilirlerdi. Bu günde yağmur yağarsa yazın yağmurlu geçeceğine, güneş açarsa yazın kurak geçeceğine inanılırdı.
Duayı ailenin en büyüğü okurdu. Sabah erkenden kalkar, doğan güneşe karşı durur, eğer kendisi ve ailesi yıl içinde günah işlemişlerse af dilerlerdi. Ayrıca hasadın da iyi olmasını dilerdi. Dua için kurban keserler, ahampal (hamurdan yapılan ulusal bir yemek) yaparlar ve şarap içerlerdi.
Nanhua Abhazlar için özel bir bayramdır
İlkbahar ekinoksu günü her şeyi etkiler; sadece doğayı değil, aynı zamanda insanı ve kültürünü de. Birçok halk için yıl ekinoksla başlar. Orta Asya, İran ve Türkiye’nin bazı bölgelerinde, yıl dönümünü kutlayan ve kelime anlamı “yeni gün” olan Nevruz bayramı kutlanıyor.
Ekolog Roman Dbar’a göre, eski Abhaz bayramı Ahuajkıra ilkbahar ekinoks günüyle ilişkilendiriliyor.
Bu bayram, ahuaj (tuzlu unlu pideler) adı verilen bir yemeğin hazırlanmasıyla kutlanırdı. Pidelerden birinin içine küçük bir fındık çubuğu yerleştirilirdi. Bu sopayı kim bulursa ertesi yıl, eskiden aileler kalabalık olduğundan -50-60 kişi- kurbanlık getirirdi. Sonra bu ceviz çubuğu testinin içine atılırdı ve onu bardağa koyan kişi ertesi yıl şarap getirirdi. Bu, tam bir Abhazya kutlamasıydı.
Bu arada Slav halklarının da benzer bir geleneği vardır – hamurdan farklı nesneler pişirirlerdi ve her nesnenin bir anlamı vardı. Örneğin bir madeni para serveti, bir yüzük evliliği, bir kağıt parçası da bilgi ve bilgeliği simgeliyordu.
Kış uykusundan uyanmak
İlkbahar ekinoksunun gelmesiyle birlikte birçok hayvan kış uykusundan uyanır ve ilk çiçekler belirir.
Eğer şimdi ormana gelirseniz, tipik yerli bitkilerimizin – siklamenlerin, volantislerin, çuha çiçeklerinin – çiçek açmaya başladığını görebilirsiniz, çiçeklenme başlangıcı hava durumuna bağlı olarak yıldan yıla değişir. Küresel ısınma nedeniyle artık çok daha erken ama prensipte her şey bu döneme denk geliyor.
İlkbahar ekinoksu günü, birçok ülkede 20 Mart’ta kutlanan Dünya Günü ile ayrılmaz bir şekilde bağlantılıdır. Dünya Dünya Günü, 1971 yılında 20 Mart’ta kutlanmaya başlandı. Ancak bu bayramın kuruluş tarihi biraz daha önceye, yani BM’nin dünya halklarına yaptığı çağrıya dayanmaktadır.
Bu konuşmada halklar arasındaki dostluğun ve yeryüzünde barışın önemi vurgulanarak, buna destek vermenin ve savaşa izin vermemenin her birimizin görevi olduğu belirtildi.
#İlginçEğitici #TarihGelenekleriEfsaneler


